Zeyno ve Can

Zeyno ve Can

30 Aralık 2014 Salı

2014 muhakemesi

2014 nasıl geçti bir muhakeme yapmaya çalışıyorum;

2014 kötü başladı, çünkü yeni yılın ilk günü Zeynep 6.havalesini geçirdi, 3 ay kreşe gidemedi...

Aynı günlerde ben domuz gribine yakalandım ama ilaç alamadım, çünkü hamile olduğumu öğrendim, tam 3 hafta süründüm yatakta...

Sonra şansımız döndü ve herşey güzel gitmeye başladı...

Mart ayında İlker yeni görevine terfi etti...

Hem iş baskısı, hem Zeyno'nun ilgi yoğunluğu üstüne hamilelik derken, 02 Mayıs günü Vertigo belası ile tanıştım, 6 aylık hamile halimle dünya başımın altından kaydı gitti, yere kapaklandım... 

Mükemmel olmasa da sorunsuz bir hamilelik geçirdim ve aceleci Can'ı beklenenden tam 3 hafta önce kucağımıza aldık...

2.çocuktan sonra eve sığmamızın imkansız olduğunu anlayıp, Zeynep'in okulu başlamadan taşınmaya karar verdik, ben o zaman 20 günlük lohusaydım... Ev taşıma telaşı içinde annem yeni evde mutfaktan düştü, efsane hastane Acıbadem Maslak röntgen geçip, hafif ezilme dedi, annem 2 ay hem canım acıyor dedi, hem üstüne bastı, meğer kadının bileği tam 4 yerden kırıkmış, valla bu Acıbadem Maslak hastanesinin elinden hastane ünvanını alıp, otel ünvanı verseler yeridir, diyecek birşey yok...

Zeynep 40 günlükken tanıştığımız ve evimize giren bakıcı teyzemiz ile 3.5 yıl geçirmiştik, şimdi ise yatılı bakıcıya geçelim dedik, 3 ayda 5 tane kadın başlayıp işi bıraktı, bu konuda ne yapalım bilemedik...

Ve 2014'ün son günlerinde anneme yapılan mide endoskopisinde şüphelenen doktor böbreğe bir tomogrofi istedi, çekilen tomografi sonrası böbrekteki kitlenin acilen alınmasına karar verildi, şuanda tek duamız erken teşhis edilmiş olması...

Eyyy 2014, şöyle bir geriye dönüp bakıyorum da en önemli kazancım, hatta tek kazancım, en büyük mutluluğum Can olmuş,  Allah bugünümüzü aratmasın, 2015 yılında bize başta sağlık, sonrada huzur, mutluluk versin inşallah...






29 Aralık 2014 Pazartesi

Kız olsun çamurdan olsun...

Bugün akşam geleneksel yeni yıl kutlama yemeklerimizden ilkini yaptık, ailemizle birlikte...



Ben, babaya, anneye hediye almıştım, Babaanne Nurnur'da bana ve çocuklara hediye almış, İlker kızıyor böyle şeylere diye ona almamış, tüm hediyeleri Zeyno dağıttı, sonra geldi bana 'anne babama yok dedi' sessiz sessiz, bende sırf geçiştirmek için ona sonra alırız dedim, gözleri doldu, koşarak odasına gitti ve birkaç gün önce evde teyzesiyle yaptığı ve bu zamana kadar en beğendiği sanat eserini koşarak getirdi, babasına hediye etti :))

Hissiyatlı kızım benim, biliyorum ki Allah sevdiği kuluna mutlak suretle bir kız evlat nasip edermiş, herkes bırakıp gitse de seni, o terk edip gidemezmiş... 

Canım kızım hani hep diyorum ya iyi ki doğurmuşum ben seni...


27 Aralık 2014 Cumartesi

Pilot vecihi Can :)



Aynur teyzoş döktürmüş Can'a şapkalar örmüş, hepsi birbirinden güzel ama en güzeli pilot şapkası bence...

Şener şen'in pilot vecihi rolünde bir filmi vardı, ona benzemiyor mu :))



Keyif günü

Bu sene Yamanların başı hastalıktan kurtulmadı:( önce Efe, sonra Altan, sonra Dudu, tekrar Efe , bir türlü görüşemiyoruz :(

Cumartesi günü yemek programımız iptal olunca, hava da buz gibi olunca, evden çıkmadık... Faaliyetler suyunu çekince biraz tv saati yaptık, ama Zeyno hanımın keyif yapası tuttu :)) Can'da maşallah ondan meraklı ... Bu kız bu sene anneanne Caca'ya doğumgünü siparişi odasına tv ister bence ( anne bak sana şimdiden söylüyorum sakın bunu ciddiye alma) :))




18 Aralık 2014 Perşembe

Okul günlüğü

Okulda bugün yine çok eğlenmişler, kağıt tabağa balık yapmışlar... Renkleri karıştırarak yeni renkler öğrenmişler... Mesela Zeynep'in tabağındaki gri aslında bir gri değil, siyah ve pembe karışınca gri olmuş :))



Tuvalet kağıdından da rulolar yaparak bir tırtıl oluşturmuşlar... okul bizden evde de tuvalet kağıt rulolarını biriktirmemizi istemişti. 

zaten ben sakat arabası için kapak, okul için kağıt rulo, geri dönüşüm için plastik, kağıt herşey derken evden bir çöp ev yaratmak üzereyim :))



Ev kamera sistemi

İşe başlamama çok az bir zaman kaldı, artık sayılı günler ve ben ne yazık ki, ohhhh beee içim çok rahat işe başlıyorum diyebileceğim durumda değilim...

Neden bilmiyorum, Zeyno yeni doğduğunda artık onu bırakıp işe dönme vaktim geldiğinde aklıma bile gelmemişti eve kemara taktırmak, kimisi bana deli misin sen nasıl taktırmazsın diyordu ama ne bileyim iç sesim herşeyin yolunda olduğundan emindi, ya da cahildik o zaman öyle diyelim :)

Uzun bir süredir araştırıyorum, bu sefer kesin kamera taktırmak istiyorum... Uzun araştırmalarım ve referans check'im sonucunda bebekizle.com 'a karar verdim, şirket yetkilisi Kaan beyi sanırım birkaç gündür sorularımla çıldırttım, ama beni sabırla cevapladı... Fiyat olarak biraz pahalılar ancak 2 yıllık yerinde elektronik arıza garantisi veriyorlar, bu konuda kendilerine çok güveniyorlar çünkü bu zamana kadar 3000'e yakın evde bu sistemi kurmuşlar... Sistemi kuracaklar ve biz ipad/iphone'larımızdan evde ne olup bittiğini anlık olarak izleyebileceğiz , hatta sistem geriye dönük 25-30 gün kayıt bile yapacak... Anlık görüntüleri sesli duyacağız, eski kayıtları sessiz izleyebileceğiz... Wireless mı olsun kablolu mu olsun konusunda da epey bir araştırdım ama bizim evimizde wireless arka odalarda çekmiyor, hem de ne bileyim çocukları bu kablosuz ışınların yarattığı dalgalardan ne kadar koruyabilirsek kardır diye düşündüm, o sebeple evin her tarafına kablo döşenmesinin yaratacağı bir seferlik pisliği göze aldım ve kablolu sisteme karar verdim, bakalım yarın gelip sistemi döşeyecekler, biraz kullanalım yorumlarımı da ayrıca yazarım...

Kamera çözünürlüğüne göre fiyat çol değişken, 500tvl'den 1.3mp'e kadar değişik çözünürlükler var, ben demo yayımı izleyince gerçekten farkı anlayamadım, Kaan beyinde tavsiyesi ile orta sınıf yani 700tvl ve 3.8ml lensli olan modele karar verdik. Bakalım bundan sonra yeni iphone'a kavuşan anneme de eğlence çıktı, artık sabahtan akşama 'biri bizi gözetliyor' olacağız :))

Black sheep

Bugün dersimiz black sheep, şarkısını da öğrenmişler ama dili dönmüyor henüz :))



Ba ba black sheep,have you any wool?
Yes sir yes sir, three bags full :))

16 Aralık 2014 Salı

Can'ın ateşle imtihanı volume 1

Aşıdan nefret ediyorum, niye vuruyorlar çocuklara cidden anlamıyorum, olmasalar ne olur acaba?

Can dün verem ve pnomokok aşılarını olmuştu, o kadar da sordum hemşireye ateş yapmaz di mi diye, yok yok yapmaz dedi, yaptı işte nasıl yapmıyor :((

Gece 12'den beri vızvız zaten, tam olarak bir türlü uykuyu tutturamadı, aldım 3'te yanıma , ama uyku yine haram bana... Saat 4:30'da yemyeşil bir kaka yaptı önce, rahatladı derken daha da huzursuzlandı ve ateşini ölçtük 37.8 :(

Yarım ölçü calpol verdim ama Zekai beyi bundan sonraki seferler için arayacağım yarın, acaba Can'ın kilosuna göre 1 ölçek mi vermeliydim?

Üfff ateş işinden nefret ediyorum yaaaa, olmasın kuzularıma birşey :((



En güzel kime gülüyor


Can gülüyor hem de çok gülüyor ama en güzel kesinlikle 'aplasına' gülüyor :)

3.ay anısına :))


Epeydir yazmayınca bloga bugün döktürüyorum biraz...

Bu photoda Can tam 3 aylık(09 kasım)...

Ne güzel gülmüş ma-aile, Allah sizi başımızdan eksik etmesin, hep sağlık versin inşallah

Biri banyo mu dedi :((((


Bu çirkin böceğin adı 'yıkanacağını anlayan Can' :)

Bir çocuk bu kadar mı sevmez suyu😔, ağlamaktan kendini helak ediyor resmen... Zeyno'yu uzun uzun yıkardık, üstüne de uzun masaj keyfi yapardık...

Can kendi romanını kendi yazıyor :))

Huzur uykusu bunun adı :)


Söyle İlker baba; bu uykudan daha huzurlu bir uyku olabilir mi senin için? o minicik eller, o koca yüreğiyle hep sarıp sarmalayacak işte böyle seni :))

4.ay doktor kontrolümüz

Günler günleri kovaladı, benim aslan oğlum 4 aylık oldu bile... Nasıl sosyalleşti nasıl sosyalleşti, yüzüne bakana gülücükler atıyor, ama gülücüklerin en buüyüğünü bana atıyor :) kahkahaların en güzelini de yalan yok anneanne Caca'ya atıyor :)


Zeyno'nun doktor kontrolünde en büyük derdimiz bu ay sınırın az üstünde kilo alıp almaması olurdu, hayata iştahsız başlayan kızım hala da iştahsız ne yazık ki, Can'da ise maşallah( Allahım nazardan koru, o kadar dua ettim ki, yiyen çocuk olsun diye) her ay sınırın üstünde kiloyla devam ediyoruz, hatta öyle ki gece 1 öğün verdiğim mamayı gereksiz buluyor doktor, ama ne yapayım, o öğüne sütüm yetmiyor artık ve Can'da uyanında o kadar ağlıyor ki, kesinlikle emzikle susmuyor... 

Can'la yaklaşık aynı zamanlarda doğum yapan bir iş arkadaşım var, gece saat 11'de mamayı verdikten sonra sabah 6-7 gibi uyandığını söylediğinde inanamıyorum, çünkü ne yaparsak yapalım Can gece en az 3 kez bazen 4 kez uyanıyor ve hepsinde süt içiyor ama 60ml ama 80-100ml, aslında bu yaptığımızın hatalı olduğunu biliyorum, bu şekilde Tracy Hogg teyzenin tabiriyle atıştırıcı bir bebek haline geliyor ama ne yapayım kıyamıyorum oburCan'ıma :))

4.ayda hafif bir yan dönme başladı, bu sebeple salonumuz uzun süre duracağı yeni şeklini aldı ve yerdeki sehpa kaldırılıp, Can için çarşaf serildi ve üzerine oyun halısı kondu bile... Henüz hiç dönmedi ama döneceği günler çok yakın bence...

Zeynep 4. ayda yoğurt başlamıştı ama Zekai dedemiz Can'a ek gıda başlamadı...

Zeynep ve Can'ın 3. Aydan 4. Aya geçişleri şöyle olmuş.

Zeynep: 3. Ayda 4985gr ve 58cm'miş
4.ayda 5630gr ve 59cm olmuş.
Yani 1 ayda 645gr almış ve 1cm uzamış.

Can; 3. Ayda 6430gr ve 62cm'miş
4.ayda 7400gr ve 65.3cm olmuş
Yani 1 ayda 1kg almış ve 3.2cm uzamış.

Bugün 4. Ay verem ve pnomokok aşıları için sağlık ocağına götürdüm ve orada kan vitamini yani demiri verdiler, oysaki geçen hafta Zekai bey özellikle demir vermememizi istedi Can'a... zeynep kullanmıştı demir oysaki...Zekai dedemiz Can'ın böyle bir vitamin yüklemesine ihtiyacı olmadığını söyledi, oysaki bugün sağlık ocağındaki doktorumuz bunum bebeğin iri olması, kilo alışının iyi olmasıyla felan alakası olmadığını en az 1 yaşına kadar hastalık direncini artırmak amacıyla bu vitaminin verilmesi gerektiğini söyledi...ben Zekai dedemize güveniyorum, ama 5. Ayda bu konuyu biraz daha konuşmak istiyorum Zekai beyle...






Beze veda ediyoruzzzzzz

Malum Zeyno bezi oldukça geç bıraktı, 3 yaşına girmesine 2 ay kala yaz tatilinde bir günde çıkardık attık bezi, ne uyarı ne önlem, o gün bugündür 10kez kaçırmamıştır altına( ki çoğunluğu okulda oyuna dalmaktan oldu) ama geceleri süt içtiği için bezlemeye devam ettik bugüne kadar... Artık bana fenalık geldi:( okulda rehberlik öğretmeni ile konuştuk Zeyno ile konuştu, ben de evde geceleri onunla konuşuyorum, artık neredeyse 4 yaşına yaklaştığını ( büyümeye pek meraklı buaralar), 4 yaşındaki çocukların kesinlikle bez takmadığını söylüyorum, bir de haftaya okula servisle gidip gelmeye başlayacak, onun da yolunu yapıyorum, ancak büyük ve bez takmayan çocuklar servisle okula gidip gelebilir diye beyaz bir yalan uydurdum( servise binmeyi çok istiyor) :) 

Bakalım bu hafta 2 gecedir bez takmıyoruz, gece uykusunda onu sırtlayıp çişe oturtuyorum, tekrar yatırıyorum uyanmadan, eğer cumaya kadar hiç bez takmazsak cuma günü öğretmeni ona bir süpriz hediye verecek, bakalım hediye lafını duyunca heyecanlanıyor :)

İnşallah bu bez işinin sonuna gelmişizdir artık 


8 Aralık 2014 Pazartesi

Günler geçiyor geçiyor geçiyor :))

Yazmıyorum diye sanmayın ki birşey olmuyor :)

Her gününüz ayrı hikaye...

Can yarın tam 4 aylık oluyor...

Sürekli bir bakıcı sorunsalımız var, inşallah bu sefer tutturduk, şu iş bir kesinleşsin ayrı bir postta yazacağım onu, ama şunu anladım, iyi bakıcı insanın hayat kalitesini kesinlikle artıran birşeymiş, bakıcısız hayat çekilecek gibi değildi :(

Zeynonun okulu çok iyi gidiyor, hergün harika şeyler yapıyorlar, eski okulu da çok güzeldi ama tek dert fotoğraf paylaşmazlardı, şimdiki okul tüm günü facebookta yayınlıyor nedereyse, bende Zeynoyu okuldan almaya giderken fotolara bakıp o gün neler yaptıklarına bakıyorum, arabaya binince cevabı iyi yada kötü diye kestirip atabileceği okul nasıldı sorusu yerine, aaaa bugün okulda kare şeklinden küp mü yaptınız, sen fareyi boyarken Esma'nın mı yanına oturdun diye sorular soruyorum, o da başlıyor gününü detaylıca anlatmaya :))

Can oğlumda epey bir aktif olmaya başladı, resmen kahkahalarla gülmeyi öğrendi, çok eğleniyoruz evde, ama ilgilenmeyince en fazla 10. Dakikada çığlığı basıyor, yüzyüze bakınca zevkten dört köşe :)) uyku eğitimine başlıyorum yavaş yavaş, sallamak yok! Yatağında kendi başına uyumasını sağlıyorum, en azından sağlamaya çalışıyorum. Gün boyu gayet iyi bir rutin yakaladık ama akşamları biraz zor uyuyor, yatağına koyduğumuz anda çığlık kıyamet, mecburen koluma yatırıyorum, yine sallamıyorum, göğsüme bastırıp sakinleştiriyorum, gözleri kapanmaya yakın koyuyorum yatağına, uykuya yatakta geçmesini sağlıyorum... Bakalım şimdilik iyi gibiyiz... Buarada bir de şunu keşfettim gece saat 11-12 arası süt verdiğimde en geç 3 civarında yeniden uyanıyor ama o saatte mama verirsek saat 4'ten önce uyanmıyor, demek ki neymiş mama benim sütümden daha yağlı ve daha tokmuş :( 


Bİzden haberler şimdilik bu kadar :)


27 Kasım 2014 Perşembe

Ev kadını olamam ben :((

Bakıcısız hayat çok zor...

Can bebekten sonra yatılı teyze ihtiyacımız gözle görülür bir şekilde doğunca, Zeynoşun teyzesi ne yazık ki yatılı kalamayınca, yollarımızı istemeden ayırdık, düştük yeni teyze/abla telaşına, 2 ayda tam 3 kişi geldi geçti, bir dikiş tutturamadık, ilki Can'ı sevdi Zeyno'ya alışamadı, ikincinin 3 gün sonra memlekette bıraktığı çocukları sorun oldu, üçüncü sadece bir gün kaldı, çünkü gelir gelmez büyük bir yalanı yakalandı :(

Sonuç olarak Zeyno sabah okula gidince rahatım, Can'la alıştık birbirimize, o uyudukça işlerimi hallediyorum, evimi toparlayıp yemeğimi yapıyorum, hatta fırsat yaratıp arkadaşlarımı bile görüyorum, Can'ı da yanıma katıp geziyorum tozuyorum.saat 4:30'da Can'la Zeyno'yu almaya okula gidiyoruz, telaş eve gelince başlıyor...

Eve gelen Zeyno beni özlemiş oluyor ve sürekli faaliyet yapmak istiyor.


 Can'ı 5'den sonra akşam uykusu sıkıştırmaya başlıyor, araya bir de süt sağma telaşı bir giriyor, keçileri kaçırıp, zilleri takasım geliyor :(

Ama sonra önce 7'de Can bayılıyor, ardından Zeynoyla yemek yiyip biraz faaliyet yapıyoruz, saat 9 gibi de o uyuyor.  

Saat 5-6 civarında ara ara kaçıp gidesi gelen aklım, saat 9'da sessizliğe bürünen evde mutfak saatinin saniyesinin tıkırtılarına kafayı bozuyor... Velhasıl kelam, yapan nasıl yapıyor bilmem ama benim bünyem işe alışmış, sürekli evde olmak bana yaramıyor, yardımcısız hayat benim için çekilmiyor :(


Etek giyilecekmiş :)

Okulda Itır hep etek/elbise giyiyormuş, dün de kankası Esma kırmızı bir elbise giyince, bizimki de eve gelip yarın etek giyeyim dedi :))

Ben pantolon bebesiyim ama Zeyno'yu aldı bir elbise/etek merakı, bugün giyindik süslendik, okula giderken :))


Tabi alış veriş kolik anne, Amerikadan gelecek amcalara hemen verdi güzel güzel elbise etek siparişlerini :))

32 diş Can :)

Gecenin saat 4'ü, mızlanarak uyanılır, göz göze gelinmesin sakın, o anda sabah oldu zannediyor, henüz tek dişi olmayan ağzında 32 diş sırıtıyor :)) hele bir de sen de gülersen vay haline, karşılıklı au au  muhabbeti başlıyor, tabi 32 diş sırıtmaya devam edilerek :))

Ya bu aşk bu sevgi olmasa, valla çekilecek dert değilsin Can paşa :))


19 Kasım 2014 Çarşamba

Hava durumları

Bugün konumuz hava durumu :))

Zeynep okulda hava durumunu öğreniyor bıgün...


Sınıfımızda malum yakışıklı Kerem var , Kerem çok yakışıklı olduğu gibi bir de süper ingilizce konuşuyormuş( amerikadan yeni gelmişler) Zeynep itiraf ediyor, o güzel konuşamıyormuş, bir tek Keyem güzel konuşabiliyormuş :))


18 Kasım 2014 Salı

Bay Zürafa ve Can

Bu oyun halısını İrem ve Onur, Zeyno'ya hediye almıştı... Doğar doğmaz koymaya başlamıştım... İlk zamanlar hiç ama hiç ilgilenmeyen, 5 dakika bile halıda durmayan Zeyno'nun sonradan favori oyuncağı olmuştu bu oyun halısı.... Sonra birkaç bebek daha büyüttü, geri geldi evimize... Şimdi Can oynuyor onunla....

Can ve bay zürafanın aşkı görülmeye değer gerçekten :)))


14 Kasım 2014 Cuma

Okul günlüğü... ayak boyama

Bugün okulda ayak boyama ve doku tablosu faaliyetleri yapmışlar.

Akşam nasıl ayaklarla gelecek şimdiden merak konusu :))


Herkes çorabını çıkarıp pantolonu sıvamış, benim yangın Ayşe komple soyunmuş :))



12 Kasım 2014 Çarşamba

Kurtlu Zeyno :(

Nazar değmesin Zeyno'nun epeydir iştahı çok iyi...
Ama 3 yaş doktor kontrolünden beri 500gr verdi...
Sürekli karnım ağrıyor diyor...
Poposu kaşınıp duruyor ve zor kaka yapıyor...
Tüm bunları anlatınca Zekai bey test yaptırmaya gerek yok, kurt var dedi...

Bir ilaç verdi, pazartesi verdik hemen, haftaya pazartesi 1 doz daha vereceğiz, gerek olursa 1 doz daha...


Bu arada tüm çamaşırlarını attım yıkadım, ütüledim...

Bakalım inşallah fayda eder...


Kusma huyu :(

Zeynep kusmazdı, Can'ım kusma huyu var... Binbir zahmetle emdiğim sütümü kusunca sinirden ağlayasım geliyor...her yolu denedim... Midesini birden bire doldurmuyorum, olmuyor... Biberondan içer içmez gazını çıkarmak için kaldırmıyorum(5-10 dakika bekliyorum), olmuyor...

Abartmıyorum, günde 10 tane önlük kirle iyor...

Kusunca, hıçkırık tutuyor, hıçkırık geçsin diye tekrar emiyor, tekrar emince yine kusuyor... Bu döngüyle geçiyor günler...

3.ay doktor kontrolü notlarımız

10 kasımda 3. Ay kontrolümüz ve rota aşımızın ilk dozu için Zekai dedemizdeydik...zeyno 3 dozluk rota aşısı içmişti, Can için 2 dozluk olanını tavsiye etti zekai bey...


58 cm'den 62 cm'e uzamış boyu...
1100gr almış, 6430 olmuş...3.aya dair tüm gelişim basamaklarını başarıyla atladı, hatta bazı hareketleri 4.ayın hareketleriymiş...


En çok sosyalleşmesine bayıldı zekai dedemiz... Aslında 4. Ayda sesli kahkahalar başlarmış, oysaki Can yüzüne bakar bakmaz en içten kahkası ile selamlıyor sizi, hele hele biraz sohbete başlayınca, gülücükler gülücükler gülücükler...


En çok beni emmemesine kızdı Zekai dedemiz, Zeyno küçüktü güçsüzdü ama Can resmen eşşekliğine emmiyor seni dedi... Bir ilaç verdi, 3 gün süreyle günde 3 defa kullanacakmışım, sütümün miktarını değil ama debisini artıracakmış, bu sayede belki beni emebilirmiş, bakalım deneyeyim fayda görürsem yazacağım...



9 Kasım 2014 Pazar

Grip sezonu volume 1

Ne de güzel bir cumartesiydi aslında... Pastırma yazı kemiklerimizi ısıttı... Güzel bir sabaha uyandık, hazırlandık gittik Bora'nın mevlüdüne, dualar okundu yemekler yendi... Ve sonra gün boyu evde sıkılan Efe ve Nisa'yı eğlendirmeye Cevahir çocuk oyun parkına...

Eve geldiğinizde hala iyiydim, en son yatarken çok fena bir hapşurdum ve hayır olsun dedim... Gece süt sağmaya bile kalkamadım, sabah yastıktan kafamı ayıramadım... Tüm gün salya sümük yattım... ilker çocukları alıp Nurcan anneme gitti... Valla ne yalan söyleyeyim, Epeydir böyle kafa dinlememiştim...

Grip sezonunu benimle açtık bakalım😔, çocuklardan uzak olsun...

7 Kasım 2014 Cuma

Baby chef Zeyno...

Bugün baş kankalarınızdan Bora'nın sünnet mevlüdüne gideceğiz, dün Zeynoşla anne kız mutfaktaydık...
Zeyno usta, Floransa'da yaptırdığımız baby chef önlüğünü hak etmeye başladı artık... Karıştıra karıştıra karıştıra kendi elleriyle Bora'ya tatlı bir süpriz hazırladı :)))



(Sinirlerimi her gördüğümde yıpratmamak için mutfağın ne hale geldiğinin fotoğraflarını paylaşmıyorum :)) )
İ

Okul özlemi...

Melih babanın cenazesi yüzünden erken döndük Ankara'dn, Can'a babanne baktı, Zeyno doğru okula.... Nasıl özlemiş, nasıl özlemiş okulu sorma :))


Bir kez daha emin oldum ki, çocuk dediğin mümkün olan en erken zamanda okula başlatılmalı.... Harika harika harika şeyler yapıyorlar ...






Arkadaşınla, ye-iç-gez-toz, aman aman iş yapma… bu da bana ders olsun…

Yaz başıydı ilk kez Ebru ile konuştuğumuzda, doğum öncesi, doğum, doğum sonrası fotoğrafları çekeriz dedi, hatta bir de beni kırmadı, yaklaşık 6 ay sonra abla-kardeş stüdyo çekimini de fiyatın içine ekledi…

Doğum öncesi fotoğraf çekimi için Temmuz ayında ayarlamaya çalıştığımız günde yağmur yağmasından belliydi bu işte bir terslik olacağı…

Doğum öncesi fotoğraf çekimini 09 Ağustos günü, yani Can’ın doğduğu gün yapabildik, tabi kim bilebilirdi Can bebeğin beklenenden 3 hafta önce geleceğini…

Doğum öncesi fotoğraf çekimi, 2 saatten fazla sürdü, ama elimizde 5 tane güzel fotoğraf var, gerisi boş… gerçekten şok oldum fotoğrafları görünce…

Ebru’nun stüdyosundan ayrıldığımızda nereden bilebilirdik, birkaç saat sonra doğum yapacağımı… Hastaneye gider gitmez İlker aradı Ebru’yu, kızcağız elinden geleni yaptı yetişmek için ama tabi İstanbul trafiğinde doğuma yetişemedi, sonuç olarak doğum anına dair sadece İlker’in makinesinden çıkan birkaç iphone fotoğrafımız var…

Ebru doğumdan sonra yetişti, o akşam birkaç saat ve ertesi gün birkaç saat gelip fotoğrafları çekti… Buraya kadar herşey normal…

Sonra bir türlü yeni doğan çekimi için gün belirleyemedik… önce o birkaç kez aradı beni, sonra ben ona ulaşmaya çalıştım… Sonuç olarak, kardeşi ile birlikte çıkacakları Amerika tatilinden önce yapalım çekimi dedi (perşembeye kadar gel dedi), ben Salı veya Çarşamba geleyim deyince de biz günleri doldurduk dedi çekime almadı bizi… Amerika dönüşü sonrası Can artık 2 aylık olacağı için, yenidoğan çekimine geç kalacaktık… Ben bir şey demeden, “mahcup oldum, doğum öncesi çekim hariç paranız iade” dedi, kafasına göre yatırdığım paranın bir kısmını aldı geri yolladı bana… Kalakaldım doğum sonrası fotoğraf çekimi olmadan ortada… Allah’tan Nazan koştu imdadıma, çekimsiz kalmadı Can…

Sonra bekle ki Ebru’dan fotoğraflar gelsin…

“Ebru hadi gönder fotoğrafları, seçeyim de albümü yapalım artık” dedim, biz sana paranı iade ettik, doğum öncesi çekiminde albüm yok dedi, kaldık albümsüz ortada…

Neyse fotoğrafları gönder dedim, bizim hard disk yandı, senin 2. Gün hastane çekimleri yok dedi… böyle bir günün tekrarı olabilir mi, böyle bir data kaybolabilir mi… Bunun nasıl önlemini almazsın, fotoğrafları nasıl kopyalamazsın!!! Neyse her işte var bir hayır, elinde ne varsa onu gönder dedim… Haftaya dedi, 20 gün oldu yollamadı, sonra yolladım dedi, gelen giden kargo yok… sonuçta bana ait özel bir günün fotoğrafları kargoda nasıl kaybolur, mng kargoyu aradım durdum, yok böyle bir kargo dediler… Ebru, “Hindistan’dayım, gelince bakacağım, sana haber vereceğim” dedi… Geldi, yine ses soluk yok… Bir kez daha ben sordum, “ben mng kargoda kargoyu bulduramıyorum, bana takip no.sunu ver” dedim… “biz onu geri istettik, bize geri geldi, biz şimdi sana tekrar yolluyoruz” dedi… düştü içime bir kurt, “yolla takip no.sunu bende check edeceğim, gönderip geri istetmiş olduğunu” dedim, “çok yoğunuz, takip no.su yollayamam şimdi sana” dedi… var mıydı böyle bir kargo gerçekten, o da şüpheli, hadi yine ben safı oynayayım, ayıp olmasın!!!

Can doğalı 2 gün sonra 3 ay olacak, bugün sonunda mng kargodan geldi fotoğraflar, tabi ki 2. Günün fotoğrafları yok, insan bekliyor ki bu kadar terslikten sonra bir güzellik yapmış olsun, ufak bir albüm yapmış olsun, gönlümü birazcık almış olsun, ama nerdeeeeee,  üstüne üstlük bir de kargo parası karşı ödemeli yollamış CD’yi J Bu son darbe artık gerçekten bardağı taşıran, bana bu yazıyı yazdıran damla oldu…


Arkadaşınla iş yapmak mı, yok yok bundan sonra şöyle bir kenarda dursun… Mavist fotoğrafla bir daha çalışmak mı, aman aman eksik olsun…

5 Kasım 2014 Çarşamba

2 çocuk bana zor :(

2 çocuklu hayat zor, gerçekten zor,  benim gibi sabırsız insana daha da zor :((

Zeyno bebek desen bebek değil, çocuk desen çocuk değil, o kadar aradaki :((

Neredeyse her akşam üstü 4-7 arası Can'ın bir krizi tutuyor, yüzlerce değişik tutuş arasından rahat olduğunu bulduğu anda o halde kalmaya çalışıyorum ama Zeynonun sabit kalması mümkün mü :( zaten zar zor susan çocuğa dokunması ile kedi yavrusunun kuyruğuna basılmış gibi bağırması bir oluyor... Sonra tüm süreç baştan başlıyor...

Zeyno büyürken bildiğimizin en iyisini yapmaya çalıştık ama büyük birşeyi yanlış yapmışız...teyzesine sürekli aman siz zeyno'nun yanında durun, aman zeynoyu yanlız bırakmayın deyip durduk, şimdi çocuk odasında 5 dakika kendi başına oyun oynayamıyor :( sürekli yanına adam arıyor...

Öğleden sonra saat 4-7 arası evin içinde huni takıp gezmek istiyorum şuaralar :(

Can'da artık kendi yatağında yatıyor...

Tarih 5 Kasım, Can 4 gün sonra 3 aylık... Bugün Ankara'dan döndük ve onu ilk kez kendi yatağında yatırdım...

Zeyno'yu 40'ından sonra yatırmıştık, bu sefer biraz geç kaldık, ama valla hala gözümde biraz büyüyor gece kalkıp odasında ona süt vermek, beşiğiyle yanıbaşımda uyurken kolay oluveriyordı... 

Zeyno bir odada, Can bir odada, bakalım yeni hayatımızda bizi neler bekliyor göreceğiz...

4 Kasım 2014 Salı

yapma be Melih baba :(

Her geceki gibi bir geceydi önce...Gece 3'te sütümü sağıp yatmak istemiştim... Uyku tutmamasından belliymiş acı bir haber alacağımız... Saat 4'te çalan telefona uyandık ma-aile... Firat babamı kaybettik dediğinde, babam salonun ortasında kalakaldı, ben antrede...

Doğduğumdan beri tanıdığım insan...canım Melih amcam 1 saat önce geçirdiği kalp krizine yenik düşmüş :((

Tüm çocukluğumuz Zeki baba, Melih baba, Cemal babanın üniversite yıllarındaki acı tatlı anılarını dinleyerek geçti... Onların ki hiç kopmayan, yıllar geçtikçe çocukların eklenmesiyle daha da büyüyen, daha da yeşillenen bir dostluk... Biri İstanbul'da, biri Ankara'da, biri Samsun'da 3 adamın hikayesi onların ki... Nerede olurlarsa olsunlar birbirlerinin sesini duymadan yaşamadıkları bir
ömür...dile kolay 40 yıllık dostluk...

Ve şimdi birden bire hain bir kalp krizi ile son bulan bir nefes... Yakışmadı Melih baba, hiç yakışması bu veda sana :(







2 Kasım 2014 Pazar

Ankara günlüğü... Yarısı bitti bile :(

Ankara günlerimiz yine birbirinden güzel geçiyor... İnsanın ailesi gibisi yok...


Bu sefer ziyaret biraz uzun olunca, epeydir görmediğimiz aile fertlerimizi, evliler kervanına katılan, bebeği olan arkadaşlarımızı ziyaret de edebildik...


Allah nazarlardan saklasın Can biraz düzene girdi... Daha doğrusu gündüzü kısa uykularla geçirse bile, akşam 4-7 arası süren krizden sonra, en geç 8 gibi akşam uykusuna yatıyor... 11 beslenmesinin ardından, gece 2-3 arası 1 defa kalkıyor, daha sonra sabah 6 civarında... Sabah 6 kalkışı hem acıkmaktan hem bezinin rahatsızlığından hem de burun tıkanıklığından oluyor... Ankaranın havası kuru, ma-aile hepimizin burnu tıkalı... can'ın burnu için otribebe kullanıyorum, serum fizyolojiği sıkıyorum, sonra vakumla çekiyorum... Aslında çekerken Can çok ağlıyor, muhtemelen beyni çekiliyor gibi oluyordur ama saniyeler süren eziyetten sonra nasıl rahatladığını görünce buna değer diyorum...

Tracy hogg teyzenin bebek bakım sorunlarına muhteşem çözümler kitabını yeniden okumaya başladım... İlk amacım hatalı ebeveynlik hareketlerinden uzak durmak, Allahtan onları pek unutmamışım, aynı Zeynep'te olduğu gibi Can'ı da sallamıyorum, pış pışlamıyorum, ayakta gezdirip durmuyorum... Zeynep'te yaptığım hatayı yapmamak için Can'ı eğer keyfi yerindeyse biraz kendi başına oynamaya bırakıyorum... Şuaralar bu süre 10-15 dakikayı geçmiyor ama uzun vadede süreyi uzatacağımızı düşünüyorum...

Can'da aynı Zeynep gibi, beni emmiyor... Yani bazen emiyor ama keyif için, yine biberon bebesi oldu, şimdilik günde 1 öğün 120ml mamayla işi kurtarıyorum, geri kalanında sağdığım sütüm yetiyor... En yakın arkadaşım hastane tipi kiraladığım medela süt sağma makinam...

 Buarada eski makinam avent'i de buldum Ankarada, medela'nın tek farkı iki göpsü birden sağdığı için 10 dakikada işi bitirmesi, ama ml olarak aventten bir farkı yok ( hani daha güçlü, daha vakumlu lafları yalan, 3 sene önce almış ve tepe tepe kullanmış olduğum aventim hala taş gibi) 

Tracy teyze 3 aylıktan itibaren, gece 11 beslenmesinin ardından, sabaha kadar uyuması gerektiğini, sabaha karşı 2-4 civarında olan uyanmaların acıkmaktan değil, huy edindiği için olduğunu iddia ediyor, bu sebeple de easy metoduna şöyle birşey ekliyor... Akşam 7'deki beslenmeden sonra saat 9'da depo fullemesi yapın, saat 12'den önce de 1 defa gece öğünü verin... Buna rağmen eğer gece yine de uyanıyorsa, gündüz beslenmelerindeki sütü azar azar artırın, geceye tok girmesini sağlayın... Aç olmadığından emin olduktan sonra gece bu kalkmalar olursa kesinlikle süt vermeyin, gerekirse yatır kaldır yöntemi ile    Uykusuna devam ettirin ama beslemeyin diyor... Bakalım ayın 9'unda 3 aylık olacak Can, ben Tracy teyzemin dediğini yapıcam :)... zeynep'te bu metodu uygulamıştım ve gerçekten akşam 8'de yatan sabah 7'de kalkan bir çocuğum vardı uzun süre... ( 5 aylıkken bile gece 1 kez kalkmayan Zeynep, 1 haftadır Ankarada yatağı bize dar ediyor, her gece ağlayarak uyanıyor ve ortamızda yatıyor, Ankarada kural yok ama İstanbula gidince işimiz var ) :((



28 Ekim 2014 Salı

Cumhuriyet kutlaması...



Bugün okulda cumhuriyet bayramı kutlamaları vardı o yüzden herkesten kırmızı beyaz giyilmesi istendi...

Okuld herkes boyalar ile bayrak yapmış, belli ki yine çok eğlenmişler :))


Araba yolculuğu mu aman kalsın :(

Can doğdu doğalı Ankaraya gidemedik, 28 ekim tatilini de fırsat bildik, hadi gidelim dedik...

İlker, Rusyadan akşam geleceği için vakit kaybetmeyelim ben sabahtan teyzeme geçeyim dedim, demez olaydım...

Şirketler yarım gün olunca, üstüne de Yağmur yağınca tam 2 saat sürdü yolculuk... Bu iki saatte 8 kere emniyet şeridinde mola vermek zorunda kaldık...

En sonunda zeyno bile isyan etti, bu Can niye ağlayıp duruyor anlamıyorum, benim de kakam var, ben ağlıyor muyum dedi :))) bu sefer de onun için durduk emniyet şeridinde ama benim terbiyeli kızım yapmadı kakasını yola :))

Zeyno uyuyunca yolda, yapmamam gereken birşey yaptım Can'ı ön koltuğa yanıma kilitledim, ondan sonra yola göz göze devam edebildik, tabi yine de bu kadar ağlamaya acıkan Can önce mamasını içmek için çektirdi bana arabayı, sonra gazını çıkarttırmak için, üstüne de son olarak kaka yapıp rahatsız olunca 8.kez durmuş olduk emniyet şeridinde...

2 çocukla hayat zor çok zorrrrr






27 Ekim 2014 Pazartesi

Okulumuzdan kareler

Yeni evle birlikte malum Zeyno'nun okuluda değişti, geçen seneki okulumuz Ark'dan çok ama çok memnunduk ama hiç fotoğraf göndermezlerdi... Tatlı öğretmenleri Esra kendi telefonuyla çektiği fotoğrafları ban bellekte verirdi...bu seneki okulumuzun facebook sayfası var, bir sürü fotoğraf yollamaya başladılar... Çok ama çok mutlu oluyorum kuzuyu okulda mutlu görünce :))


yoga dersi, nefes çalışmaları :))


Baskı çalışmaları

Seni gidi kirpi seni




İngilizce sanat dersi için kostüm yapıyorlarmış :))



Ve tabi ki boyama boyama boyama

Örüntü çalışması demişler ama ne demek gerçekten bilmiyorum :((


Ve ingilizce kitap çalışmaları